Hikayemiz, 37 yaşında DEHB tanısı almış bir annenin kişisel keşfi ile başlıyor. Kendi zorluklarını anlaması, babasının da DEHB’li olduğunu öğrenmesiyle derinleşirken bu süreçte, DEHB’nin hyperfocus gibi güçlü yönlerinin sosyal fayda odaklı projelerdeki başarısını nasıl etkilediğini fark etti. Bu motivasyonla Türkiye’nin ilk DEHB Zirvesini gerçekleştirme fikri ortaya çıktı ve “gelecek için iyi bir şey” yaratma tutkusuyla şekillendi.
Genetik, biyolojik ve psikososyal etkenler gibi çoklu nedenleri olan bir nöroçeşitliliktir.
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite (DEHB) kalıcı ve sürekli olan dikkat süresinin kısalığı, davranışları kontrol etmeye ve ertelemeye yönelik öz denetim eksikliğinden kaynaklanan, davranışlarda ve düşünce sisteminde meydana gelen dürtüsellik ve huzursuzluk olarak tanımlanmaktadır.
İş hayatında, White ve Shah (2006) tarafından yapılan çalışmada yarısı DEHB olan 60 üniversite öğrencisi mizah, müzik, görsel sanatlar, mutfak sanatları, buluş ve yazma gibi on ayrı alandaki yaratıcılıklarının başarı düzeylerini ölçen bir anketi tamamlamışlardır. DEHB olan kişilerin “farklı düşünme” laboratuvar ölçümlerinin daha iyi olduğunu bildiklerini, fakat bu durumlarını gerçek hayatta başarıya çevirip çevirmediklerini bilmediklerini ve bu çalışmayla da bunu yapabildiklerini belirtmektedirler. DEHB’ye sahip olan bireyler olmayanlara göre daha yüksek puan almıştır. DEHB yakınmaları olan bir birey çoğu zaman benlik algısından uzak olduğu için “kendini yönetme” yeteneğinden de uzaktır. DEHB’li bireyler hedef belirleme ve bu hedeflere ulaşmak amacıyla motive olma, hedefin gerçekleşme oranını ölçümleyebilmek amacıyla değerlendirme ve geri bildirim yapabilme yeteneklerinden yoksundurlar. DEHB’li bireylerin yakınmaları arasında yer alan motivasyon eksikliği, tekrarlayan işlerde devamsızlık ve vazgeçme, başladığı işe devam edememe gibi belirgin yakınmaları DEHB’li bireylerin örgütsel yaşantıda performans düşüklüğü ile karşılaşmalarına neden olmaktadır. Bu durum DEHB’li bireylerin performans düşüklüğünün işte başarısızlık olarak geri dönmesine neden olabilmektedir. DEHB’li bireylerin kendi kendine performansını değerlendiremiyor olması çoğu zaman performanslarının ölçülmesinde güçlüklere neden olabilmektedir.
DEHB’nin dünyada yaygınlık oranı çocuklarda %5-12, yetişkin bireylerde %4,4’tür. Erkek/kız oranı genel olarak 2/1’dir. Türkiye’de sıklık oranı %13,8 düzeyindedir. Yurdumuzda yapılan bir araştırmada erkek/kız oranı 3,2 olarak saptanmıştır. İlköğretim ve ortaöğretim dönemi çocuklarının %3-9’unu etkileyen DEHB’
20 çocuktan biri, her sınıfta bir öğrenci
Website by www.thewaywesee.co.uk
Copyright © 2024. All rights reserved.